Sevgili Diyabetikkedi Ailesi,
Ben de Fatoş Hanım’la beraber pazar günü bir arkadaşımı da alarak Meliha Yılmaz Vakfı Gölbaşı Barınağı’na gittim. Barınak manzarası ilk izlenim olarak çok iç açıcı değildi açıkçası. Ama bu bahsettiğim barınağın fiziki koşulları… Teknik olanaksızlıkların diz boyu olduğu ve ne yazık ki bir çok yerde bir çok belediyenin yaptığı gibi verilmesi gereken yardımların , tedariklerin vs. mimimumda tutulmuş olduğu ortada. Ama insanın içini acıtmayan en önemli şey köpeklerin genel durumu.
Hayvanlar belki de o F tipi hücre-koğuş sistemli barınaklardaki gibi yerlerde kalmadığından stressiz – hatta mutlu- ve önlerine hergün mutlaka konan yemekten dolayı da gayet besili görünüyorlardı. Bir kısmı çıkmış kulübelerinin üstünde kış güneşinden faydalanıyor, bir kısmı ‘ziyaretçiler de kimmiş’ edasıyla bize bakıyor, bir kısmı da gevezelik yapıyordu doğallıkla.
Bence Gölbaşı Barınağı‘nın temel sorunu ‘yalnız kalmış’lık. Sanki bir kıyıya itilivermiş, kendi kaderine terkedilmiş bir yer. Vakfın başkanı Mine Hanım, işçi tulumları içerisinde ve neredeyse çenesine kadar çamura batmış insan üstü bir gayretle çabalıyor. 3. 000 köpeğe sadece yemek vermek bile son derece yorucu hırpalıyıcı bir iş. Kendisi o işlere gömüldüğü için iletişim ağı oluşturmak, web sitesi oluşturmak gibi aslında son derece önemli yan işlere vakit ayıramamış. Bir kaç kişiden söz almasına rağmen henüz web sitesi yapılmamış.
Barınakla ilgili bir sayfa hazırlamak bence çok önemli. Hem düzenli iletişim, hem sahiplendirme, hem sosyalleşme açısından. Bütün barınaklarda olduğu gibi orada da melezler haricinde, terrierler, av köpekleri vb türlerde sahiplendirmesi diğerlerine oranla göreceli olarak daha kolay cins hayvanlar var. Ama bunları bilen, gören olmazsa isteyen ilgilenen de olmayacaktır.
Şu an fiziksel olarak en büyük handikap toprak zeminin çamura dönmüş olması. Her yer çamur. Mıcır benzeri bir şey atılması gerekiyor ama bu belediyenin görevi… Keşke biz yapabilsek…
Ben konserve mama götürdüm. Bunlar iştahı az bebek köpeklere verildi. O kadar iştahla yediler ki bu bile bence çok önemli.
Yapılacak iş çok.
Birlikten güç doğacağı kesin. Belki havaların düzelmesi ile beraber orayı en azından bir dahaki kışa iyi bir halde sokabiliriz. Kulübelerin eksiğini gediğini onarırız. Çok çamurlu yerlere ortak çözüm üretebiliriz. En önemlisi de web sayfası yaparız. Sadece gönderdikleriniz bile işçileri çok olumlu motive ediyor. Köpüşler zaten ‘arkadaşlar gelmiş’ edasıyla peşinizsıra kuyruk sallıyor, başlarını vücutlarınıza dayayıp ‘sev beni’ diye yolunuzu kesiyor.
Bütün bu işler için iletişime geçerseniz çok seviniriz. Gölbaşı Barınağı’nı yalnız bırakmayalım.
Selamlar,
“Diyabetik Kedi” site yöneticisi